Vasküler malformasyon ya da diğer adı damar anomalileri doğuştan görülen bozukluklardandır. Bunlar aslında hem hekimler arasında hem de halkta birbirine karıştırılabilir başka bir damar bozukluğu da vardır, ona hemanjom adını veriyoruz biz. Giderek günümüzde artık hemanjomla vasküler malformasyonların birbirinden farklı olduğu bugün kabul görmekte ve oturmuştur tanısı da tedavisi de farklı olmuştur zaten. Vasküler anomaliler, damar bozuklukları daha çok doğumda fark edilen, ailenin doğar doğmaz çocukta fark ettiği ve büyük ölçüde de çocuğun yaşam boyunca da devam eden bir damarsal yapı, damarın oluşumda, anne karnındaki oluşumunda bozukluktur. Tedavi edilmelidirler. Hemanjomlardan farkları da budur zaten. Hemanjomlar doğumdan sonra fark edilir ve süre içerisinde 1 yaşında hızlıca büyümesi olur, daha sonra bir plato çizer ve yaklaşık maksimum 10-11 yaşlarında da büyük ölçüde kaybolurlar. Oysa vasküler malformasyon bunlardan farklıdır. Bunlar daha doğumda fark edilir. Oysa hemanjomlar doğumdan 2-3 hafta sonra daha çok fark edilir, ortaya çıkar. Bunlar yaşam boyunca sürer ve bu damar yumakları, damar anomalileri, vasküler anomaliler ya hızlı kan akımlı ya yavaş kan akımlı ya da beyaz kan dediğimiz lenfatik kökenli içerik de taşıyabilirler, onun için arteriyer, venöz ve mix tip diye karışık tip diye değişik gruplara ayrılırlar. Bunların tedavileri vardır ve bu tedavilerin de biz plastik cerrahlar olarak birçok kliniğin katıldığı bir tedavi protokolü ve disiplini şeklinde tedavi edilmektedir. Bunların da ilaç tedavileri de var bir grubunun, bir grubunun radyologların içinde olduğu, yumağın içine ilaç vererek onu tıkamak, yakmak ya da yok etmek şeklinde yöntemler de var. Bir grubunun da içini doldurarak biz cerrah olarak ameliyat ettiğimiz bir grubu da var. Ama vasküler anomalileri olan hastalar mutlaka tedavilerini yaptırmalılar. Yaş itibarıyla değişken oluyorlar. Örneğin bir kısmı bunların bayan ve hastaysa, gebelik bunları tekrar artırıp büyütebiliyor. Yaşa, insanın yaşı içerisindeki durumuna bağlı olarak, gebe olup olmamasına bağlı olarak da değişiklik gösterebiliyorlar. Bence halkımız bundan tedirgin olmamalı. Bunların hepsinin tedavisi mümkündür. Yeter ki uygun zamanda, uygun hekimlere giderek tedavilerini yaptırmalarından geçmektedir.
|
Konu Hakkında Diğer Videolar
|